Amanda Bellatrix Jenkins Slytherin IV. Sınıf
Gerçek Adı : Ezgi2 Mesaj Sayısı : 6 Rp Yaşı : 16 Kayıt tarihi : 17/01/11 Yaş : 34
Bilgiler Özel Güç: Çatalağız Quidditch Mevkiî: Arayıcı + Kaptan
| Konu: Amanda Bellatrix Jenkins Ptsi Ocak 17, 2011 4:40 pm | |
| Amanda Bellatrix Jenkins inatçı,dediğim dedik,saman altından su yürüten cinsten biridir. Aynı zamanda çok hırslı ve istediğini her zaman alanbiridir Safkan Sarışın uzun boylu ince uzun biridir. Kahverengi gözleri vardır. Aile geçmişi düzenlenicek - Spoiler:
Gece evine tıkılıp kalmak ne korkunç birşey. Ne dışarı çıkabiliyorsun nede avlanabiliyorsun. Hayat benim için çok zor geçiyor olmalıydı. Yani en azından ben öyle tahmin ediyordum. Yatağımda oturmuş tavana bakıyorken birden kıvranmaya başladım. Neler oluyordu böyle?. Sırtıma sanki biri bıçak saplıyordu ve bu da benim canımı acıtıyordu. Boğazım ise yanıyordu.Boğazımdaki kuruluk yavaş yavaş mideme doğru geriliyor geçtiği yerlerde sanki heyelan etkisi bırakıyordu. Kan içmem gerekiyordu. Bu saatte gece evinde dolaşmak yasaktı ama bu benim umurumda bile değildi. Buradan bir an önce gitmem ve kendime av bulmam gerekiyordu. Zar zor yataktan kalkıp üstüme kotumu ve bir tişört giyip odamdan çıktım.
Koridora geldiğimde etrafıma bakındım. Etrafta kimsenin olmadığından emin olmam gerekiyordu. Bugün şans benden yanaydı.Ortalıkta kimse yoktu. Karnımı tutup merdivenlere doğru yürüdüm. Bitkin düşmüştüm ve bir an önce kan içmem gerekiyordu.Merdivenlerden inip doğu duvarına doğru yürümeye başladım. Doğu duvarından atlayıp dışarı çıktım. En zor kısmı atlatmıştım. Derin bir ohçekip arabama doğru koşmaya başladım.
Arabama geldiğimde anahtarı kontağa takıp arabayı çalıştırdım. Hala sızlanıyordum ama ilk olduğu gibi değildi. Gaza basıp Oklahoma'ya doğru sürmeye başladım. Yoldan geçen insanlar bile ağzımı sulandırmaya yetiyordu.Bu düşünceler ve bu susuzluk nerden geldi bilmiyordum. Kırmızı vampirliğe ilk adımımda bile böyle bir susuzluk hissetmemiştim. Derin bir iç çektimve kendimi toparladım.Yaptığım şeyden pişman olsam da yapacaktım. Bu bir gereksinimdi. Central park'a geldiğimde arabadan inip parkın içine doğrun yürümeye başladım.
Park'ın içine geldiğimde ortalığı koklamaya başladım. Eğer avlanmak istiyorsam iyi birini seçmem gerekiyordu. Etrafıkoklamaya devam ederken yanıma bir oğlan gelip ''Merhaba güzelim'' dedi. Av kendi ayağıyla gelmişti. Ona dönüp ''Merhaba yakışıklı''diye cevap verdim. Sarı saçlı mavi gözlü ve çok yakışıklıydıOnu kendimeçekip öpmeye başladım. Amacım onu etkilemekti. Bunu yaparken bir yandan da zihniyle oynuyordum. Arka sokağa gitmeye ikna ederken hala dudaklarım dudaklarındaydı. Sonunda arka sokağa doğru yürümeye başladık.Sokağa geldiğimizde onu duvara yaslayıp boğazını ısrdım ve kanını içmeye başladım. Kendimden geçmiştim ve olanların farkında değildim.İşim bittiğinde adamı yere attım. Tanrım! Ben napıyordum böyle.İzin olmadan bir insanın kanını içmiştim. Pişmanlık duymuştum. Ama artık çok geçti. Bunu yapan benmiydim?.Kendime bir türlü inanamıyordum.
Bu yaptığıma hala inanamıyordum. Ellerim yüzümde bir süre öylece oturdum. Donup kalmıştım. O sırada omzumda bir el hissettim. Arkamı döndüğümde korkudan çığlık attım.Çünkü birinin gelmesini beklemiyordum. Bana bakıp ''Pişmansın ama dönüş yolu yok'' dedi. İyi birine benziyordu. Ona bakıp Yemin ederim istemeden oldu. Ne yapacağımı bilemedim" dedim. Gerçekten çok pişmandım. Böyle birşey başıma ilk defa gelmişti. Bana bakıp "Sorun değil. Yardım et. Bu cesedi taşımamız lazım." dedi ve cesedi kaldırıp çalılıklara taşıdık. Ağlamaya başladım. Bana sarıldı. Çenesini kafamın üzerine koydu ve omzumu ovuşturdu. Daha sonra beni banka oturttu ve konuşmaya başladı."Bak, zevklerine yenilmişsin. Bu belli. Ama sorun değil." dedi. "Benim adım Poseidon. Seninki ne?" diye sordu. Bir süre ona baktım. İşaretinin olmaması beni şaşırtmıştı. Yinede onunla konuşsacaktım. Çünkü şu an kiminle konuştuğum umurumda bile değildi. Gözlerimi silip ''Memnun oldum Poseidon.Ben de Renesmee. Burada ne arıyorsun '' diye sordum. Bi süre duraksadıktan sonra konuşmaya başladı
Onu dinlediğimi belli etmek için kafamı salladım. Dövmeleri yoktu. Onlar yerine mühürleri vardı. Başka bir ırktan olması beni korkutmuyordu. Aksine daha da heyecanlanmama neden oluyordu. Ona bakıp ''Vay canına! Gerçekten çok güzeller. Çok şanslı olmalısın dedim. Ben ''Neden buradasın'' diyince "Nedenmi buradayım? Çünkü canım çok sıkılıyor. Bir şeyler yapmam gerek ve bu aralar kafayı taktığım biri var. Başka bir ırktan ama onu çok seviyorum. Ancak o beni sevmiyor. Bence seviyor ama tercihi ben değilim. Vampirlerden bir sevgilisi var." dedi dudağını bükerek. Bu hali beni üzmüştü. Vampirle magnus'un birleşmesi çok enteresan olmalıydı. Ona bakıp ''Aslındabenim durumum biraz karışık. Önceden Nxy'in tarafındaydım ama içimdeki kötülük giderek büyüdü ve karanlık tarafa geçtim. işaretlenmem de bir o kadar sıra dışıydı. Kendi barımdayken Bir iz sürücü tarafından işaretlendim. Önce gözlerim karardı. Bir anda kendimi yerde buldum.Ne olduğunu anlamadan alnımda şuan gördüğün hilal belirdi. Dönüşümü tamamlayınca da kırmızı vampir oldum. Sonrada gece evinde buldum kendimi'' dedim heyecanlı heyecanlı. Onunla konuşmak şaşırtıcı derecede güzeldi. Ona bakıp '' Senin mühürlerin nasıl oldu peki'' diye sordum.
En son Amanda Bellatrix Jenkins tarafından Ptsi Ocak 17, 2011 4:50 pm tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi | |
|
Seçmen Şapka Seçmen Şapka
Mesaj Sayısı : 9 Kayıt tarihi : 14/01/11
| Konu: Geri: Amanda Bellatrix Jenkins Ptsi Ocak 17, 2011 4:49 pm | |
| | |
|